Tokat Seyahat Yönetim Kurulu Üyesi, Ato Meclis Üyesi Mustafa Tekeli: Kapasite Sınırı, Diğer Modları Teşviktir

HABER ULAŞIM: Karantina sürecinde sınırlı da olsa, D2 belgeli otobüslerle şehirlerarası yolculuklar devam etti. Bu konuda neler söylersiniz? 

TEKELİ: D1 Yetki Belgeli firmaların yüzde 98’i seferlerini durdurunca, bu işin görülmesi zarureti doğdu. Bu sebeple D2 Yetki Belgeli araçlarla bu seferlerin yapılması doğru karardı. Ancak fiyatlamaların yapılışında “fırsatçılar” çıktı ortaya.

Hoş D1 Yetki Belgeli bazı firmalar faal kaldıkları sürede onlar da olmadık fiyatlarla yolcu taşıdı veya güzergahı dışına da otobüs gönderdi. Kaos ortamında ne yazık ki bizim insanımız böyle davranıyor.

HABER ULAŞIM: Konrollü normalleşmeyle birlikte şehirlerarası otobüsler çalışmaya başladı; ancak bu kez koltuk sınırlandırılması getirildi. Oysa uçaklarda ve şehiriçi toplu ulaşım araçlarında böyle bir sınırlama yok; neler söylersiniz?

TEKELİ:  Covid19 Pandemi sürecinin ilk günleri ile şimdi arasında da baya fark aslına bakarsanız. Bilim Kurulu kararı diye lanse edilen bazı şeyler belki de ekonomik kararlar bilemiyoruz.

Şehirlerarası otobüslerde hala kapasite sınırı uygulanması da diğer ulaşım modlarını teşvike yönelik gibi duruyor. Öte yandan yolcular otobüslere güven duymuyor bu uygulamadan dolayı. Zaten birbiri ile çelişen o kadar çok karar var ki artık vatandaş da bilemiyor kime inanacağını.

HABER ULAŞIM: Bu noktada sektörel bir zaafiyetin olduğu, mevcut sektör STK’larının yeterince etkili olamadığı dile getiriliyor; buna katılır mısınız?

TEKELİ:  STK’larımız aslında hep aynı. Pandemi dönemi veya normal zaman diye ayırmıyorum ben. Ellerinden geleni yapıyorlar ama şikayet edenler genelde pek bir şey yapmayan veya kendisi bu tür işlere soyunmayan insanlar. STK’ların etkili olabilmesi için hem maddi olarak güçlü ve bağımsız olması gerekli hem de üyelerin sayısı çok olmalı ve gücü olmalı bu insanların.

Yani, bir STK eylem kararı alır ve kontakt kapatıyoruz veya FSM Köprüsünü kapatıyoruz diye karar aldığında herkesin arkasında durması lazım. STK talepleri dinlenmediğinde rest çekebilecek güçte olmalı. Bizim STK’ların ne yazık ki bir gücü yok.

HABER ULAŞIM: Son dönemlerde, bizzat firma sahiplerinin yeni STK kurma çalışmaları içerisinde olduğu yönünde duyumlar var. Nasıl karşılıyorsunuz?

TEKELİ: Yıllardır aslında olması gereken bu. UND örneği de var. Uluslararası Nakliyatçılar Derneği yani. Bugün bu dernek çok etkin.  Tüm üyeleri ve yönetimi firma sahiplerinden oluşuyor.

Ancak bizim sektörümüzde firma sahipleri çok ehli keyif insanlar.  Bugün Antalya’da beş yıldızlı bir otelde bir otobüs üreticisi 3 gün toplantı ve ünlü şarkıcıların geleceğin 3 gece gala yemeği olacak desin, yüzde 90’ı atlar gider.

Ancak İstanbul veya Ankara’da sabahtan akşama toplantı yapacağız sektörel sorunları ele alacağız deseniz yüzde 20’si ancak gelir.

Bir STK kurulmak isteniyorsa, buna zaman ve para ayıracak insanlardan oluşmalı.Yaklaşık 400 D1 ve B1 Yetki Belgeli firma var. Bunların yüzde 20’si üye olsa böyle bir yapıya ve hepsi aylık adam akıllı aidat ödese yeter de artar bile. Bu STK’nın başına belli başlı firmalardan birinin sahibi Başkan olur, profesyonellerdende de Genel Sekreter, danışmanlar ve avukatları olur. Bu STK koşturur toplumun ORTAK menfaatleri için.

Şu pandemi  ortamında bu tür bir yapıyı kurmak ve bir an önce aktif hale getirmek gerekir diye düşünüyorum.