DOLAR 32,3778 -0.34%
EURO 34,7396 -0.23%
ALTIN 2.398,84-0,97
BITCOIN 19163993,46%
İstanbul
14°

PARÇALI BULUTLU

20:08

AKŞAM'A KALAN SÜRE

Başımız Dik Yolumuz Açık Olsun

Başımız Dik Yolumuz Açık Olsun

Bir meslekte çalışan ya da çalışmayan fark etmeksizin hayatının herhangi bir anında birilerine yardımı dokunmamış, bir çiçek gibi hayatı güzelleştirmemiş hiçbir kadın yoktur. Sektörümüzde de her geçen gün sayıları artmakta olan ve bundan gurur duyduğumuz kadın meslektaşlarımızı daha yakından tanımak için bu 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Yeliz Toronoğlu ile söyleşi gerçekleştirdik. Onun vesilesiyle tüm emekçi kadınlarımızın Kadınlar Günü’nü kutluyoruz !

ABONE OL
8 Mart 2024 07:45
Başımız Dik Yolumuz Açık Olsun
0

BEĞENDİM

ABONE OL

GÖZLEMLEYEREK BU İŞİ ÖĞRENDİM
Aslen Düzceliyim. 30 yaşını doldurduğum hayatımda 10 senedir bu sektöre hizmet vermekteyim. Şu anda Arda Tur’da kaptan olarak çalışıyorum. Sektöre ilk adımı attıktan sonra 11 sene hostes olarak çalıştım, 2 senedir de aktif olarak kaptanlık yapıyorum. Asıl mesleğim aslında muhasebecilik; banka ve sigortacılık mezunuyum ama hiçbir zaman o işi yapma hevesim olmadığı için o tarafa yönelmedim. Aslında bu sektöre de bir sinirle girdim ama çoğu zaman iyi insanlarla karşılaştım, sağ olsunlar onlar da yardımcı oldular o yüzden bu camiaya alışırken hiç zorluk çekmedim. Zaten 8 sene aynı firmada çalıştıktan sonra dedim ki, “Neden kaptanlığa geçmiyorum?”. O zaman yanında çalıştığım patronumun da destekleriyle kaptanlığa adım attım. Otomobil kullanabiliyordum ama evraklarımı alana kadar hiçbir şekilde direksiyona oturmamıştım. İyi bir izleyiciyimdir, sabırla kaptanlarımı seyrediyordum; yolda nasıl gidiyor, nerede frene basıyor, retarderi hangi şekilde kullanıyor, virajı nasıl alıyor … Hep gözlemledim ve notlar aldım. Pratik olarak hazır olmasam da teorik olarak kendimi hazırladım. Hostes olduğum dönemde de hiç direksiyona oturmayı tercih etmedim çünkü o zamanlar ehliyetim yoktu. Risk alıp da bir heves uğruna kimseye maddi manevi zarar vermek istemedim. Kurallar hepimiz için var ve mutlaka bunlara uymaya özen gösterelim. Sonrasında dediler ki, “Sen yavaş yavaş direksiyona otur, çalışmaya başla.” Böylece araçta hem hosteslik hem kaptanlık yapmaya başladım. İlk etapta çalıştığımız güzergâh sebebiyle tek şoför vardı böylece ben de direksiyon başına geçebildim ve tecrübe kazandım. Tabi bu süre zarfında hatalarım olmadı değil gerektiğinde bir güzel fırçamı da yedim. O fırçalar sayesinde işimi düzgün öğrendim, tecrübelendim ve artık o hataları yapmıyorum. Daha sonrasındaysa tarafıma sıfır otobüs verdiler ve tek başıma sefer yapmaya başladım. Elbette ilk başta büyük bir heyecan oldu ama kendime inancım sayesinde heyecanımı da yendim ve yollardayım.

BİZLER KAPTANIZ, BU KONUNUN CİNSİYETLE İŞİ YOK
Otobüs camiasında da farklı alanlarda da kadın şoförlerin sektörün içinde yer alması bence çok güzel oldu. Ama bana sorarsanız otobüsün ambiyansı bir başka. Zaman neyi gösterir bilinmese de otobüs kaptanlığından memnunum bu sektörde kalmaya da devam edeceğim gibi duruyor.

İnsanların olumlu bakış açısı ve bizi gördüğü zaman gurur duyması çok güzel bir his. Beni yaptığım işe karşı fazlasıyla motive ediyor. Tabi her alan da olduğu gibi bir de sığ düşünceli insanlar var. Bunlar hayatı boyunca mutlu olamamış başkasının da olmasını istemeyen ön yargılı tipler. Kadınları küçümseyen, kadınları şoförlüğe layık görmeyen hatta kadınları çalışma hayatında görmeyi kabullenemeyen, yersiz eleştiri yapan tiplerden maalesef ki gına geldi. Mesela ben en çok şu tarz söylemlerden rahatsızım: “Gel bu bölgede otobüs kullan”, “Karlı havalar olunca göreceğiz sizi” gibi mesnetsiz ithamlarla biz kadın şoförleri yaftalıyorlar. Bakın bizim otobüs, yol, bölge seçmek gibi bir lüksümüz yok. Bizler kaptanız, bu konunun cinsiyetle işi yok. Çok sevdiğim bir söz var, geç kaldı desinler ama geçmiş olsun demesinler, bu zihniyetle de işimi layığıyla yapıyorum.

Kadın kaptanların olduğu otobüsler ister istemez fark ediliyor. Benim otobüsüm de dâhil olmak üzere pembe ve kırmızı tonları hakim oluyor. Tabi oyuncak bebeklerimiz de olmazsa olmazımız. Yolcu araca bindiğinde bu otobüste kadın kaptan var diyebiliyor. Artık yolcular da sektör de bu duruma alıştığı için bu minvalde hediye getiren çok kişi oluyor. Bir de tabi işin temizlik tarafı var, hem kendimize hem de yolcuya saygımız açısından.

KADINLARIN OLDUĞU YERE İSTER İSTEMEZ BİR NEZAKET GELİYOR
Maalesef ki sektörümüz son yıllarda argo kelimelerin, saygısız tavırların etkisi altında kaldı. Kadınların olduğu yere de ister istemez bir nezaket geliyor dolayısıyla en azından bizim çalıştığımız araçlarda bu gibi davranışlar en aza indirgenmiş oldu. Hem bizimle çalışan kaptan arkadaşlarımız hem yolcularımız daha nazik, daha kibar ve nezaketliler. Özellikle kadın yolcularımız bizimle seyahat ederken kendini daha rahat hissediyor.

Akabinde yolcuyla olan ilişkilerde genel olarak iyileşme mevcut. Kadınlar olarak biz daha güler yüzlüyüz, yolcuları terslemiyoruz. Saygı sınırlarımız aşılmadığı müddetçe daima pozitifiz.

Ben hosteslik dönemim de dahil hep şu mantıkla bakıyorum, “O koltukta oturan benim ailem de olabilir”. Ters insanlarla da karşılaştığımız oluyor tabi ki ama karşı tarafın geldiği gibi bir yaklaşımla davranmayınca o da hatasını anlıyor ve özrünü diliyor. Bunun yanında mutlaka değinmem gereken bir nokta var, biz erkeklere göre daha sabırlıyız. Yeri geliyor bizi bile tersleyenler var. Hepimiz aynı gemideyiz neden bu hoşgörüsüzlük anlam veremiyorum. Bizim işimiz hizmet sektörü, yolcuyu ne kadar memnun edersek bize ve çalıştığımız firmaya o kadar olumlu geri dönüşler olacak. Artık her firma her şehre sefer düzenler duruma geldi. Hal böyleyken zamanla göreceksiniz hizmeti iyi verebilen firmalar tercih edilecek. Hatta geçtiğimiz günlerde başıma gelen bir şeyi anlatayım, bir yolcum bilet alırken özellikle sen var mısın diye sordum. Ben olduğum için biletini güvenip almış. Bunları duyduğum zaman daha çok gururlanıyorum. Tabi bir de değinmeden geçemeyeceğim ailem tarafından takdir edilmek de çok gurur verici bir his. Kardeşlerimin olmasa da annemin benimle seyahat etme fırsatı oldu. Onun bana gururla bakan yüzünü gördükçe çok mutlu oldum. Bizim işimizin tek kötü tarafı hayatı biraz kaçırıyoruz. Özel günlerde sevdiklerimizin yanında olamıyoruz. Bu benim içimi burksa da alıştım diyebilirim.

BU İŞİN EN ÇOK ZORLANDIĞIM KISMI “SOSYAL MEDYA”
Bu işte en zorlandığım şey sosyal medyada oldukça fazla bulunan kadın düşmanları.

Hatta benim “Klavye delikanlıları” diye tabir ettiğim kesim sosyal medyada aklına eseni yazıyor ama hiç düşünmüyorlar ki ben ve benim gibi meslektaşlarım bu noktalara gelene kadar neler yaşadık, ne gibi zorluklar çektik. Bizim hayatlarımız sosyal medya hesaplarında gördüğünüz şekilde ilerlemiyor. Siz orada 24 saatin sadece 30 dakikasını seyrediyorsunuz. Güler yüzlü olduğumuz için sanmayın ki biz üzülmüyoruz, ağlamıyoruz. Ben bu noktalara gelene kadar çok çalıştım, çok sabrettim. Lütfen bunları düşünüp eleştirecekseniz de ona göre eleştirin. Kimseden bir ayrıcalık beklediğim yok sadece adil olsunlar. Unutulmasın ki bizim de bir çevremiz ve ailemiz var.

Bunun yanında bir de “Kadın, kadının düşmanıdır” diyorlardı çok doğruymuş. Zaten sektörde ufak bir zümreyiz. Birbirimize sahip çıkıp destek olmamız gerekirken köstek olmaya çalışanlar var. Ama kötü insanlar elbet bu camiadan silinip gideceklerdir. Yine burası bizim gibi temiz insanlara kalacak. Ben hep iyiliğin kazanacağına inandım o yüzden başkalarının ne dediği ne düşündüğü çok umurumda değil. Benim hedeflerim, hayallerim var. Onları gerçekleştireceğim günler için çalışmaya devam edeceğim. Sınırları aşmayan, saygı çerçevesinde olan her türlü eleştirinin her zaman başımın üstünde yeri var.

Diğer bir konuda beraber çalıştığımız arkadaşların duygusal açıdan farklı bakışları. Bizim hayatımızın birçoğu otobüste geçiyor doğal olarak ister istemez duygusal bir yakınlık hissedilebilir ama bazen çok seviyesiz olaylarla karşı karşıya kalıyoruz. Sırf bu yüzden başka bir iş kolunda çalışmaya başlayan ya da tıra yönelen kadın kaptanlarımız var. Biz istiyoruz ki güzelce işimizi yapalım abi-kardeş gibi olalım ama gelip farklı duygular besliyorlar. Bununla da yetinmeyip duygularına karşılık bulamayınca bizleri işimizle vurmaya çalışıyorlar. Ben ekmeğimin peşindeyim bel altı davranışlarla önümüzü kesmeye çalışmak doğru değil. O yüzden firmalardan beklentimiz bize biraz sahip çıkıp bu tarz olaylara müsaade etmemeleri.

ŞOFÖR MAAŞLARI MAALESEF İSTENİLEN DÜZEYDE DEĞİL !
Şoför maaşları maalesef istenilen düzeyde değil. Daha doğrusu yaptığımız işle kazandığımız para doğru orantıda değil. Biz can taşıyoruz ve bu kadar vicdan yükü olan bir meslekte maaşların düşüklüğü ister istemez sürüş güvenliğini etkiliyor. Kafası rahat olmayan şoför ister istemez doğru psikoloji ile hareket edemiyor, dalgınlaşıyor. Bu kazaya sebebiyet vermese de sürüş konforunu etkiliyor. Kurumsal firmaların dışında maaşı gerekli düzende veren yok. Şoförler daha fazla kazanabilmek için devamlı yola gidiyor bu da ister istemez şoförü yıpratıyor. Düzgün maaşlarla çalışsak zaten üst üste yola gitmek zorunda kalmayacağız. Hem “Kaptan açığımız var” diyorlar hem de olanları ezmeye kalkıyorlar. Aslında sadece biraz saygı bekliyoruz çok bir şey değil biraz bizi de tutsunlar, değer versinler biz de kafamız rahat bir şekilde sefere gidip gelelim.

En büyük sorunlarımızdan biri uyku. Bizim işimizin sermayesi uyku diyebiliriz. Maalesef yatak yerinde uyuduğumuz uykuyla evimizde ya da otel gibi bir yerde uyuduğumuz uyku arasında çok fark var. Yoğun çalışma şartlarında ev ortamında dinlenme şansımız olmadığı için risk faktörü de artmış oluyor. Bazı arkadaşlar uykun geliyorsa yapma diyebilirler bu işi ama uykum gelmiyor diyen bile aslında farkında olmadan yorgun bir şekilde araç kullanıyor bu da doğru değil.

MEVCUT OTOGARLARIN İYİLEŞTİRİLMESİ GEREKİYOR
Aslında bunun kadını erkeği de yok ama otogarlar maalesef kişisel bakım ve temizliğimiz için çok uygun şartlarda değil. Yeni yapılacak otogarlarda veya mevcut otogarların bu konuda iyileştirilmesi gerekiyor. Uzun süreler otobüste geçiriyoruz yoldan geldiğimizde duşumuzu alabileceğimiz düzgün yerler yok. Bir de şu an araçlarda kameralar olduğu için tabi giyim konusunda zorluklar yaşanabiliyor.  Bunların bir şekilde çözülebileceğini düşünüyorum yeter ki yapılmak istensin.

GÜNAH KEÇİSİ TEK BAŞINA ŞOFÖR DEĞİLDİR
Kazalar deyince hep şoförler suçlanıyor ama burada tek suçlu şoförler değil. Sefer sıralarını şoförleri düşünmeden art arda yapan firmalar, otogar yönetimleri ve belediyeler bu kazaların baş aktörleri konumundalar. Şoförün de yanlış olduğu kısımlar var tabii ama durumun bütününe baktığımızda günah keçisi olarak da bizi seçmek kolaya kaçmaktır. Sorunlar bizi suçlayarak çözülmez. Bazen kahvaltımızı edemeden yola çıkmak zorunda kalıyoruz bazen kendimize ayıracak bir 15 dakikamız bile olmuyor. O yola yemek yemeden çıkmamak da bir risk şoföre dinlenmesi için 15 dakika tanımamak da.

Başka bir konuda diğer araç şoförleri. Yolda dengesiz ve bilinçsiz şekilde seyrediyorlar. Bizim hız sınırımız belli taşıdığımız insan sayısı belli. Araç sollayacağımız zaman arkamızdan ısrarla selektör yapanlar, önümüze kıranlar ya da meslektaşlarımızın biz sollamaya çıktığımızda inatla gaz basmaları bize zor duruma düşürüyor. Ya da hiç suçumuz yok iken karşıdan gelen aracın uyuması sebebiyle kazanın oluşması. Ama işte can taşıdığımız için bizim sektörün yaptığı kazalar abartılarak servis ediliyor. Biraz araştırsalar otobüslerin yaptığı kazalar diğer taşıtlarınkinden daha az. Bu zorlu şartlar altında yine en iyi şekilde işimizin hakkını vermeye çalışıyoruz.

HAYALLERİNİZİN PEŞİNDEN GİDİN
İster bu sektörde ister başka bir alanda olsun her kadın kendine güvenilsin ister. Hayallerinin peşinden gitsinler asla pes etmesinler. Elbet bir gün o hayaller biraz sabır biraz azimle gerçekleşiyor. Tabii ki yıldırmak isteyenler, pes ettirmeye çalışanlar olacaktır ama kulaklarını kapatıp etrafındaki kimseyi duymadan sadece kendi iç sesini dinleyerek önlerine baksınlar. Kadınlar her zaman her koşulda bir çiçektir, başları dik yürümekten hiç vazgeçmesinler.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.